🍞 Ekmek Parası

İstanbul… Yüzyıllardır nice yaşanmışlığa, nice umuda ve mücadeleye ev sahipliği yapmış kadim bir şehir, her köşe başında, her sokağında, her noktasında hikayeler fısıldayan…

İstanbul, Kartal Sahili… Gözümüz ne martılarda ne denizin maviliğinde ne de arka fonda yer alan gemilerde; tüm dikkatimiz, sahildeki o ince duvarda, dengeli adımlarla ilerleyen ak saçlı bir amcada. Deniz kenarının hırçın esintisinde, sıradan bir gün daha sona ererken, objektifimize takılan bu an, şehrin binlerce hikayesinden sadece birini anlatıyor gibi.

Fotoğrafın kahramanı, ak saçlı, vakur duruşlu bir amca. Koyu renkli montu ve yorgun adımlarıyla, elinde beyaz plastik bir poşet taşıyor. Poşetin içi dolu. Bu doluluk, sıradan bir çöp yığını olarak anlaşılmasın; bu doluluk, amcanın; gururuna yenilmiş bir edayla: “Ekmek parası ne yaparsın…” dediği, günün emeği.

Her gün sahilde şişe toplayarak geçimini sağlıyor. Akşamcıların depozitolu bira şişelerini… Başkalarının geride bıraktıklarından dahi hayat idame ettirebilmenin, tüm zorluğa rağmen dik duruşun en güzel örneği.

İncecik sahil duvarının üzerinde sanki bir ip cambazıymış gibi, büyük bir dikkat ve dengeyle ilerliyor. Bu yürüyüşte sanki bir çocuk sevinci gizli. Yüzündeki hafif tebessüm, günün zahmetinin sonunda gelen o küçük zaferin, o sessiz gururun yansıması. Tüm yoksulluğa ve zorluğa rağmen hayata tutunmanın ve emeğin kutsallığının vücut bulmuş hali bu adımlar.

Kartal sahilinin yorgun emekçisine selam olsun. Unutmayalım ki, bu şehirdeki her yaşam, her çaba, kendi içinde bir umut barındırır.

Her ay, gelen kutunuza harika içerikler almak için Bülten'e kaydolun.

İstenmeyen posta göndermiyoruz! Daha fazla bilgi için gizlilik politikamızı okuyun.

1 Comment

  1. Şükrü Ceylan 05 Kas 2025 at 8:06 am

    Kaleminize, yüreğinize sağlık Şeref Bey…

    Reply

Leave A Comment / Yorum

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir