Yazılar

Cumalıkızık

Sonbaharın kendini hissettirmeye başladığı Ekim ayı sonlarında, Yalova’dan yaklaşık 1 saat süren yolculuk sonrası Cumalıkızık’a ulaşıyoruz.  Dergi Formatında Okumak İçin Tıklayınız 2009 yılında Cumalıkızık gezisinden kareler

Yalova Atatürk Köşkü

Roma, Bizans ve Osmanlı döneminde şifa suları ile bilinen Yalova Termal, Atatürk’ün de beğenisini kazanmıştır.“Yalova benim kentim” diyerek beğenisini ortaya koyan Atatürk, kentin önce Baltacı Ciftligi ve Millet Çiftligi köşklerinde kalmıştır. Mustafa Kemal ve arkadaşları 1929 yılında İran Şahı Rıza Pehlevi’nin ağırlanması için Termal’de bulunan bu adresi seçerler. 38 günde köşk tamamlanır ve köşkün mobilyaları Dolmabahçe Sarayı’ndan getirilir. Kullanılan halılar ise Hereke’den. Köşkün giriş bölümü,…

Devamını oku

Seyyar Dondurmacı

Sokakların Renkli Kahramanı Güneşin yakıcı sıcağında, birden ortaya çıkan seyyar dondurma arabasının melodisi, çocukluğumuzdan beri hafızalarımıza kazınmış bir sestir. Bu rengârenk arabalar, sadece dondurma satmazlar, aynı zamanda sokaklara bir nevi canlılık ve neşe katarlar. Seyyar dondurmacılar, gün boyu sokakları arşınlayarak, hem büyüklerin hem de çocukların yüzünde bir gülümseme oluştururlar. Dondurma arabasının yaklaşmasıyla birlikte sokaklar bir anda hareketlenir. Çocuklar heyecanla pencerelere koştururken, yetişkinler de çocukluklarına kısa…

Devamını oku

Azmak Nehri

Dağların içerisinden süzülerek ve birikerek doğduğuna tanıklık ediyoruz ve buz gibi suya ayaklarımızı daldırdığımızda vücudumuzda bir ferahlık hissine kapılıyoruz. Bizim gibi düşünenlerin çokluğundan ayrıca da mutluluk duyuyoruz. Bu arada suyun yaz kış 15 derece olduğunu öğreniyoruz. Nehri takip eden yatağı boyunca sağlı sollu küçük gözlerle sürekli beslendiğini, coşkusuna coşku kattığına gördükçe şanslı olduğumuzun bir kez daha farkına varıyoruz. Akyaka; ormanın deniz ile kesiştiği, değişime meydan…

Devamını oku

Geleceği Arıyorduk

Yakılan her ağacın külleriydi heveslerimiz, Aydınlıktı yüzlerimiz solmamıştı henüz güneşlerimiz, Yitik bakışlarda gizlemiştik Saftı çocukluğumuz, Avuçlarımızdaydı umut sımsıkı tuttuğumuz, Bir sıcaklıktı Sabah serinliğiydi bedenlerimiz, Durmadan çarpışıyorduk Kayıptık zihinlerimizde yarattığımız şiirin dizelerinde, mısralarında geleceği  

Yollar Gider Bizim Abdal Musa’ya

“Akdeniz yakası, Aydın elleriKuşlar gider bizim Abdal Musa’yaCemal’in görünce yürüdü dağlarTaşlar gider bizim Abdal Musa’ya 23 Haziran akşamı bizler de İstanbul’dan bu duygular ile yola koyulduk Abdal Musa diyarına doğru, 38. Abdal Musa etkinliklerine katılmak için. Geçmiş yıllarda gidemediğim etkinliklere bu yıl gitmek nasip oldu.Sabahın erken saatlerinde evimden çıkıp yola düştüm. Saat 10’da Küçükçekmece Garip Dede Cem Evi‘nin organize ettiği Abdal Musa etkinliğine katılmak için…

Devamını oku

Git

Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git.Kimsesizlerin olduğu ıssız sokaklardan,Sadece sokak lambalarının aydınlattığı soğuk şoselerdenYokuşlardanBeni bir başıma bırakıp git.